Page 43 - SAYFALAR-1-İNDEX-CONVERT.cdr

Bir arayıştır öğretmen olmak. En iyiyi, en mükemmeli değil. açtıkları gözleriyle beğenecek misin diye beklerken onlar sen içinde
“Onun için en iyi” neyse onun arayışıdır. Bulmaktır bazen de, açan çiçekleri koklayarak adım atarsın yepyeni bir 365 güne.
bulduğunda sanki o yıllardır aranan bilinmeyeni bulmuş gibi Güzelliklere maya olandır öğretmen. Sabırla bekleyendir
heyecanlanmaktır. mayalanmasını verdiklerinin.
Bazen de hiç bulmak istemediklerine rastlamaktır öğretmen Öğretmen, keşkeleri iyi kilere dönüştüren yeryüzünün sihirli
olmak. Sesini yükseltsen korkarlar diye sabırla sönmesini beklediğin değneğidir. Geriye dönüp baktığında bir çocuğun onun hayatında bir
davranışlarının içinde, dumanı tüten sesler bulursun sokak aralarında. mucize öznesi olabilendir. Ve biterken bir gün yoklukların içinde varlık
Köşe başında bir tezgâhta yükselir eve ekmek götürür o ses ve o an olandır. Karanlık odada tavana gözlerini dikmiş kaygılı bir çocuğun iç
minicik bir bedendeki koskocaman insanı hayretle keşfedersin. huzurudur, umududur öğretmen.
Bazen utanmaktır öğretmen olmak. Kuruluğundan utanırsın Bazen bir anne, bazen baba, abi, abla, dost olandır öğretmen.
bazen evet ıslanmamış olmak kastettiğim. Sen sıcak evinde yağmurun Kendi bedeninin bir parçası gibi içselleştirmiş olmaktır daha yeni
veyahut karın yağışını keyifle izlerken dışarı da ıslanan bir çocuğun gelir tanıdığı o çocukları. Minik kollarıyla sarıldığında, evde yıllardır sakladığı
aklına ve utanırsın ansızın. en değerli oyuncağını sana hediye edip gülüşünde o gururlu en fedakâr
Sonra telefonun çalar ve bir annenin çaresiz sesi gecenin kıvrımı bulduğunda daha iyi anlarsın bu duyguyu. Öğretmensen, artık
yarısında sokaklara çıkarır seni, bulduğunda onu eve ekmek götürmek hiç doğurmadığın, hiç sahip olmadığın çocukların vardır seni anne,
isteyen minik ellerini avuçlarının içini aldığında yine bir çocukla baba olarak betimleyen. Oysaki sadece saçlarını okşamışsındır sen,
kalabalık oluverirsin. Hem gururlu, hem buruk tutarsınız evin yolunu. ona cennet kokmuştur ellerin saç tellerinde, içten bir tebessümde
Öğretmen olmak, ruhları işleyen bir usta olmaktır. Ruhun dünyayı vermişsindir fark etmeden veya ne yediğini sormuş, kaç saat
güzelliklerini ortaya çıkaran, öğrencilerinin kendilerini keşfetmesini uyuduğuyla, okula neden geç kaldığıyla ilgilenmişsindir. Olmuşsundur
sağlayan, potansiyellerine en güzel biçimleri vermelerinde onlara işte olağan akışının içinde onun olağanüstü kahramanısındır artık.
ilham kaynağı olandır. Ruhtaki güzelliği ve mükemmelliği son Özgürlüktür öğretmen. Sadece öğrencilerinin belleğine değil
mertebesine kadar geliştirmek demektir öğretmen olmak. milletinin bağımsızlığına ışık tutandır.
Sofrada olmayan ekmektir öğretmen, akmayan ırmaktır, bir Mustafa Kemal Atatürk’ün “Eğitimdir ki bir milleti ya hür,
bardak sudur. Öğretmen varlığa, geleceğe inançtır, inanmaktır. Bazen bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da milleti esaret
bir sokak lambası bazen geleceği aydınlatan o içsel ışık, bazen de ve sefalete terk eder.” sözü bir milleti bağımsızlık zirvesine taşıyanların,
sadece öğrencilerinin göz bebeklerinde parlayan bir yıldızdır. esaretin zincirlerini kıran gücün öğretmenler olduğunun bir ifadesidir.
Yaş aldıkça kıymetini daha iyi anladığın her doğum gününde Bir öğretmen ebediyete hükmeden insandır. Tesirlerinin
kimse hatırlamasa çocuklarının hatırlayacağını bildiğin yeni yaşlara nerede biteceği asla bilinemez. Geleceğin en doğru yol göstericisi,
girmenin heyecanıdır öğretmen olmak. Güçlerini birleştirip aldıkları bir pusulasıdır öğretmen, aydınlık bir geleceğe, aydın öğretmenlerle
pastanın lezzetinde dünyanın en harika tadını hissedersin. Kocaman ulaşmak dileklerimle…

eğitim 43